Aslında, daha doğar doğmaz bir dikili ağacı olmuştu oğlumun... Yargıtay'ın bahçesine bir çınar fidanı diktik, canımın göbeğini de altına gömdük! Aslında babası bir de plaka yaptırdı ağaca, ÇınÇın'ın doğumgünü ve ismi yazan. Ama ağacımız biraz palazlanmadan takmadık plakayı. Belki bu bahar... Kızılay'dan yolu geçen olursa, Yargıtay ana binanın Ek Bina'ya bakan bahçesindeki Çınar ağacı, oğlumun ağacıdır, bilginiz olsun :)
Ama tabii, Çınar adına biz dikmiştik o ağacı oraya. Geçen pazar ise, sevgili okkulumuz çok güzel bir etkinliğe önayak oldu ve aileler toplanıp bir "Binbir Çiçek Ormanı" yaptık İncek'te. Ve bizim minik adam, kendi "çınar"ını kendisi dikti toprağa, gübresini koydu, can suyunu verdi.
Çınar babasıyla ilk ağacını dikiyor!
Yalnızca çocuklar değil, hepimiz en az çocuklarımız kadar şendik! Toprakla uğraşmak, doğaya azıcık da olsa bir şeyler katabilmek hepimizin hem bedenine hem ruhuna iyi geldi. Çınar resmen toprakla bütünleşti! Kazılan bütün çukurlara girdi çıktı (eh, o da "Çınar" ne de olsa!), toprağa yattı, debelendi, bütün elektriğini attı. Üstümüz başımız kirlenmiş ne gam! Bedeli bir kutu deterjan parası... ÇınÇın'ımın mutluluğu, paha biçilemez!!
Ben yalnızca fotoğraf çektim aslında (birinin yapması gerekiyor değil mi?), ama Aaamed'im 5 adet ağaç çukuru kazıp, 4 tane ağaç dikmiş, 6 tanesine de can suyu vermiş. Bizim de ailecek bir dikili ağacımız, hatta ufak çapta bir ormanımız var artık!
Çekirdek Çelikler ve Çınar"lar"ı :)
Binbir Çiçek Çocukları
En Yeşil Ankara Derneği'nin bize hediye ettiği mazılar
Öğlen yemeğinden sonra ritim eğlencesi
Artık zaman zaman gider, kontrol eder, sularız ağaçlarımızı. Büyünce de gölgesinde piknik yaparız! Ne harika!!!
Sevgili okkulumuza, bu güzel gün için yeniden teşekkürler...
16 yorum:
"Ve bizim minik adam, kendi "çınar"ını kendisi dikti toprağa, gübresini koydu, can suyunu verdi" cümlesini okurken nedense gözlerim doldu... Çınar minik adamlıktan çıkmaya başladığından mıdır, nedir? Ankara'ya yolum düşerse, Çınar'ın çınarına bakacağım ben de :)
Dün telaştan duygulanamadım ama, yazarken benim de gözlerim doldu :)
Ne kadar güzel, ne kadar anlamlı.Çınarla büyüyecek olan bir Çınar daha:)
ps. Sizin yuva ritm konusunda çok hassas Başak, toplandtıda, şenlikte her yerde:))ıslık bile çalamayan biri olarak gıptayla bakıyorum:)
Başak, fotoğraflar çok güzel, çınar'ın çınar'ı olması çok çok güzel..
Süpersiniz...
benim de benim de gözlerim doldu...çok hoş gerçekten
siz harikasiniz!
ne guzel bi okul bu boyle
Gamze evet, pek seviyorlar müzik, ritim... Çınar da davulla mini bir konser verdi yemek sırasında, videoyu yükleyeceğim en kısa zamanda. Okkulun yararları :)
Herkese teşekkürler, evet, pek güzel bir okkulumuz var, bayılıyoruz biz oraya :)
harikasiniz ya bayildim fotolara:) okula da bravo!
Çok güzel bir hatıra olmuş, belki kendi çocukları o parkta oynayıp, o çınarın altında otururlar...ne hoş!
Kendi ellerinizle Çınar doğduğunda diktiğiniz ağacın ve bu ağaçların yerini alamaz ama kuzenim de Demir doğduğunda Çekül'ün bir kampanyası ile 7 ağaç diktirmişti onun adına. Sertifikası var :) En sevdiğim hediyesiydi bu. Bir de neden 7 ağaçmış biliyor musun? Her birimizin kağıt, kalem, mobilya ve yakacak gereksinmeleri için her yıl 7 ağaç kesiliyormuş! Ne büyük rakam değil mi? :(
ankaraya yolumuz düşerse sizi göremesekte ağacınıza gidip "merhaba" diyeceğiz.
Ağaç diken fotoğrafı benim de gözlerimi doldurdu ya:)) Ne acaip bir şey çıktı bu annelik :)) Öpüyorum Çınarişko mu:)
Ben bi kere tanistim, korktum o ritmci amcadan...
Yeniden herkese çok teşekkürler!
Açalya, evet ya, ne güzel olur değil mi? Düşüncesi bile insanı mutlu ediyor!
Evrim, gerçekten mi? O zaman daha çook ağaç dikmemiz lazım... hadi devam :)
Fatma, bize de merhaba diyebilirsini; ağaçtan çok da uzakta oturmuyoruz :)
Anneyazar'cım, Özge'cim :)
Sarp, sen bizim okkulu sevemedin gitti yahu :) Korkunç bir adam değil aslında... sakal fobisi mi var sende de?
Teessuf ederim, okul gayet guzeldi, fakat o ritm seansi gergin geldi baa...
Sakal fobisi mi? Sen benim babami hatirlamiyosun herhalde :)s
Yorum Gönder