13 Aralık 2016 Salı

❤ "I Love Fashion" Kişiye Özel Yastıklar ❤

Bugün sizlere çook tatlı bir şeyden bahsetmek istiyorum: I Love Fashion kişiye özel tasarlanan ve üretilen yastıklardan! 


I Love Fashion yastıkları üreten dünyalar tatlısı insan Filiz Conn, benim 30 seneye yakındır tanıdığım ve çok sevdiğim bir ablam. 20 senedir tekstil sektöründe ve eşiyle birlikte kendi işlerini yapıyorlar. Her zaman yeni ve yaratıcı işler peşinde olan Filiz Abla bu sene bu yastıkları, daha doğrusu kumaşları, keşfetmiş ve onları tatlı birer hediye seçeneği haline getirmek için yastık olarak tasarlamayı düşünmüş. 

Instagram paylaşımlarımı görmemiş olanlarınız vardır diye, hikayeyi en başında anlatıyorum: I Love Fashion yastıklar, sizin yaptığınız bir çizimin ya da tasarımın (fotoğraflar ve gerçek çiçekler bile kullanabilirsiniz) kumaş üzerine dijital baskısı ile İngiltere'de üretiliyor. Yalnız baskı deyince bildiğimiz fotoğraf baskıları gibi düşünmeyin; resmen kumaş üzerine dokunmuş gibi görünüyor... zaten aşağıdaki fotoğraflardan da ne demek istediğimi anlayacaksınız. 


Yastığınızı yaratmak için Filiz Abla'nın size gönderdiği PDF şablonundaki kareye isteğiniz şeyi çiziyor; ya da, benim yaptığım gibi çocuklarınıza çizdiriyorsunuz. Formun üst kısmındaki bilgileri de doldurduktan sonra bu kağıdı taratarak ya da yüksek kalitede fotoğrafını çekerek Filiz Abla'ya ulaştırıyorsunuz. O da İngiltere'de kumaşları hazırlatıp size yastık olarak gönderiyor. Formda "bordür" seçeneğini ve rengini işaretlerseniz, Rüzgar'ın yastığında olduğu gibi çerçeveli olarak yastık size geliyor. 


Ben çizimi çocuklara yaptırmak istedim ve ikisi de anneannelerinin doğum günü için birer çizim yaptılar. Bizim ufak tabii ölümüne karaladı kağıdı; fakat Çınar anneannesiyle birlikte kırlarda gezdiği bir kompozisyon çizdi. Açıkçası PDF'i Filiz Abla'ya gönderirken neyle karşılaşacağımı hiç bilemiyordum; ama, yastıklar elime ulaşınca kaliteleri ve transferin güzelliği nedeniyle ufak çaplı bir şok geçirdim. Gerçekten bu kadar güzel, dokuma gibi görünen bir ürün beklemiyordum! Renkler ve dokular o kadar canlı ki, Rüzgar'ın karalama çizimi olduğu yastığı içimizden silmek geldi desem abartmış olmam :) Çınar da sonuca bayıldı, "tasarımcı oldum ben" diye dolaşıp durdu etrafta. Ve tabii ki anneanneyi ağlattık bu hediye ile! Hiç böyle bir şey beklemediği için  hem çok mutlu oldu, hem de çok duygulandı. Şimdi bu iki "sanat eseri" salonunun en güzel köşesini süslüyor. 


Yastıklar çizimi Filiz Abla'ya gönderdikten sonra 1 ay içinde elime ulaştı. Dolayısıyla, belki yılbaşı için geç kalmış olabiliriz (Noel tatilleri de düşünülünce); ama, doğumgünleri ve önümüzdeki sevgililer günü, anneler günü için mükemmel bir hediye alternatifi olduğunu düşünüyorum. Merak ettiğiniz her şeyi ve fiyat bilgisini Filiz Abla'nın Instagram hesabından öğrenebilirsiniz (TIKTIK) diyor, sizi anneanenin hediyesini alırkenki mutluluğu ile baş başa bırakıyorum ❤

6 Aralık 2016 Salı

Basın Bülteni: Hello Kitty Ankaralı Hayranlarıyla Toyzz Shop Ankara Forum Outlet'te Buluştu!



Eğlencenin ve oyuncağın adresi Toyzz Shop; Türkiye’nin ilk oyuncak outlet mağazası Forum Ankara’da düzenlediği özel parti ile Hello Kitty’yi hayranlarıyla buluşturdu.

Türkiye’nin lider oyuncak markası Toyzz Shop, Temmuz ayında açılışını gerçekleştirdiği Türkiye’nin ilk oyuncak outlet’i Forum Ankara mağazasında dünyaca ünlü Hello Kitty’ye özel düzenlediği partide Hello Kitty hayranlarını ağırladı.

Toyzz Shop Forum Ankara Outlet mağazasında bebekler, arabalar, eğitici oyuncaklar, peluşlar gibi her tür oyuncağın yer aldığı, zengin ürün çeşidi inanılmaz fırsatlarla oyuncak tutkunlarıyla buluşuyor.

En uygun fiyatlı, kaliteli ve sağlıklı oyuncağın bir numaralı adresi Toyzz Shop Forum Ankara Outlet mağazası her gün farklı ürünlerde sunduğu özel indirimler, kazançlı promosyonlar, tek fiyatlı reyonlar, iki alana bir bedava kampanyası gibi hesaplı ve karlı alışveriş fırsatlarıyla çocuklar başta olmak üzere sevenlerinin yoğun ilgisiyle büyük küçük herkese hizmet sunuyor.

Açıldığı ilk günden beri Forum Ankara Outlet’e Ankaralıların ilgisinden çok memnun olduklarını belirten Toyzz Shop Pazarlama Grup Müdürü Didem Özgüven:

“Toyzz Shop ailesi olarak bugün burada Hello Kitty’i Ankaralı sevenleriyle buluşturduğumuz ve hep birlikte bu eğlenceli günde çocuklarımızın yüzlerindeki sevince ve heyecana ortak olduğumuz için çok mutlu ve gururluyuz. Outlet mağazamızda misafirlerimize uygun fiyatlar, kazançlı kampanyalar ve hesaplı alışveriş seçenekleri ile muhteşem fırsatlar sunmak bizi çok sevindiriyor. Mağazamızda hayata geçirmeyi planladığımız yeniliklerimizle daha çok aileye ulaşarak, daha çok çocuğu mutlu görmek ise en büyük hedefimiz” 

dedi.

13 Kasım 2016 Pazar

Ankara'da 7'den 70'e Eğlence: ExtremeLand!

Geçtiğimiz hafta sonu tek eğlencesi AVM ve AVM'lerdeki oyun alanı olan Ankara'da farklı bir yere gittik Çınar'la: Extremeland! Sinpaş Altınoran'ın içindeki bu macera alanı 5 yaş ve üstü, 110 cm ile 200 cm arası herkes için farklı bir eğlence platformu sunuyor!

Extremeland'de bir adet eğitim parkuru/mini parkur da dahil olmak üzere ip parkuru, tırmanma duvarı, zipline ve dev salincak yer alıyor. Bu etkinliklerin hangi yaş grubuna ve kaç cm boyun üstüne uygun olduğu ExtremeLand'in web sitesinde açık açık yazılmış. Örneğin Yüksek İp Parkuru için boyunuzun 130 cm'in üzerinde olması gerekiyor. Tırmanma duvarını eğitmenler gözetiminde her yaş grubu kullanabiliyor. Zip Line ve Dev Salıncak ise daha genç ve büyükler için.

Pazartesi hariç haftanın her günü, 10:00 -19:30 saatleri arasında açık olan tesiste, İp Parkuru için 05423600360 numaralı telefondan rezervasyon yaptırmak gerekiyor; ancak dev salıncak ve tırmanma duvarı için önceden aramanıza gerek yok. 


ExtremeLand'de kullanılan tüm emniyet malzemeleri uluslararası standartlarda ve tesis Türkiye'de 10'dan fazla tesis kuran ve 4 tesisi işleten Saysu Türkiye tarafından kurulmuş. Gerçekten de parkura geçmeden eğitmenler tarafında verilen eğitimde başınıza hiçbir şey gelmeyeceğine inanıyorsunuz. Üstelik bu güvenlik tedbirleri, küçük çocukların bile rahatlıkla kavrayabileceği kadar açık ve uygulaması kolay!


Çınar'ın boyu 130 cm'in altında olduğu için o gün yalnızca Eğitim Parkuru olarak da geçen Mini Parkur'da vakit geçirdi ve eğitmen abisi sayesinde tırmanma duvarına çıktı. Mini Parkur'u o kadar çok sevdi ki, 6 kere aynı parkuru yapmaktan sıkılmadı. Ben daha önce yazın, Temmuz ayında gitmiş ve (13 yaş altı olan) Yüksek İp Parkuru'nu tamamlamıştım. Gerçekten çok keyifli bir deneyimdi! Yani ExtremeLand'e gidip, aile boyu eğlenceye doyabilirsiniz. Aşağıdaki videodan ve fotoğraflardan da ne kadar eğlendiğimiz ve iyi vakit geçirdiğimiz anlaşılıyordur! 



Fiyatlar ise böyle farklı bir aktivite için bence uygun. BURADAN da ulaşabilirsiniz; ama, Yüksek İp Parkuru 13 yaş altı için 40 TL, 13 yaş üstü için 50 TL (seans fiyatı, her seans 2 saat); Çınar'ın tamamladığı Mini Parkur 20 TL ve Tırmanma Duvarı  da 10 TL. Bütün macerayı yaşamak isterseniz, paket fiyatı 13 yaş altı için 55 TL, üstü için 65 TL. 



ExtremeLand ile ilgili bilgilere web sayfasındaki S.S.S bölümünden de ulaşabilirsiniz. Benim size not olarak iletebileceğim şey ise, yanınızda rahat kıyafetler, spor ayakkabı olsun ve saçlarınızı da toplayın :) 

ExtremeLand from Basak Celik on Vimeo.

Çınar'ın çok eğlendiği bu maceraya bizi davet ettiği için sevgili Ankaraetkinlik Ayşegül'e çok teşekkür ediyorum! Biz ara ara çocukları bu eğlenceli tesiste yormayı planlıyoruz, size de öneririz! Şimdiden iyi eğlenceler!

7 Kasım 2016 Pazartesi

#ankaralibloggeranneler ile 29 Ekim Kutlaması (@Edamin Oyunevi)

Uzun bir aradan sonra merhaba!

Geçtiğimiz 29 Ekim'de Ankaralı Blogger Anneler ile, Etimesgut'ta bulunan (Eskiehir Yolu, West Gate karşısı) Eda'mın Oyunevi'nde çok güzel bir kutlama yaptık! Hem oyun evi, hem de cafe formatında olan Edamın Oyun Evi, geniş ve ferah mekanıyla doğum günü, baby shower, hanımlar günü gibi partilerinize ve organizasyonlarınıza ev sahipliği yapmak için düşünülmüş, temizliği ve ikramlarıyla göz dolduran, sıcak bir mekan. Üst katta anneler ya da büyükler keyine bakarken, alt katta da minikler eğitmen ablalar gözetiminde oyunun ve eğlencenin tadını çıkarıyor! Aynı zamanda hafta içi oyun grubu da bulunan Edamın Oyun Evi'nde ahşap, elektronik ve robotik, sosyal etkinlik atölyeleri ile sanat aktiviteleri de mevcut. 


Biz de 29 Ekim'de, bayramımızı coşkuyla kutlarken, çocuklarımız da bizim çoşkumuza katıldılar ve anneleri sohbet edip keyif yaparken, onlar da oyun alanının tadını çıkardılar! Dolayısıyla, bu etkinlikle ilgili olarak, bizi böyle güzel ağırladıkları için Edamın Oyun Evi'ne ilk teşekkürü sunmak istiyorum.





Hem Edamın Oyun Evi, hem de sevgili Gülsen ve Canan çok güzel hazırlanmışlardı bu özel güne! Yukarıdaki o iştah açıcı fotoğraftan ve güzel süslemelerden belli sanırım zaten! Bu lezzetli yemeklerin tadına bakarken, Dimes de bizi ve çocukları lezzetli meyve sularıyla ferahlattı! Özellikle Çınar, üzerinde süper kahramanların olduğu kutu meyve suyuna bayıldı.


Bu güzel güne daha da anlam katan Sosyopix'in hediyesi oldu! Gülsen her birimizin hesabından özenle çeşitli fotoğraflar seçmiş, Sosyopix de bunları güzel kartlara basmış! Fotoğraf-sever olarak bayıldım tabii... minikler cüzdanımda, büyükler de albümde yerini aldı bile. Sosyopix'te daha bir sürü baskı seçeneği var, benim aklımda spor çantalara takmak için rozet bastırmak var mesela...


O gün, LR Sağlık ve Güzellik firmasından da temsilciler gelerek sevgili Sibel'e cilt bakımı yaptılar. Bende de bulunan Zeitgard cihazlarının uygulamasını bir kez daha izlemek keyifli oldu. Sibel ne düşündü bilmiyorum; ama, ben özellikle Anti-age cihazının etkisini beğeniyorum...


O gün Sleepy de güzel bir paket hediye etti bize. İçinde hem çocuklar, hem de anneler için hediyeler vardı. Makyaj temizleme mendilleriyle ilgili yorumlarımı güzellik blogumda yazacağım; ama Saf&Doğal ıslak havlusunu çok çok beğendiğimi buradan da söyleyeyim istedim! Özellikle aşırı ıslak olmadığı için Rüzgar çok rahat etti; ben de içeriğine bayıldım! 



Pena Yayınları da çocuklara çok güzel kitaplar hediye etti! Çınar Julius Zebra adlı kitaba bayıldı; okumaya başladı bile!


Günün anlam ve önemine uygun olarak hepimiz -çocuklar da dahil- kırmızı-beyaz giyinmiştik o gün ve gerçekten günün güzelliğine güzellik kattı bu görüntü. Bayrağımız gibi al-beyaz renklerdeydi herkes; o renklerin enerjisi de hepimize yansımıştı! Bu güzel fotoğraflar da günün anısı olarak kaldı!




Bu güzel organizasyon için sevgili Gülsen ve Canan'a, tatlı ev sahipliği için Edamın Oyun Evi'ne ve bizlere çeşitli hediyeler gönderen tüm sponsorlarımıza teşekkür ediyorum! Kozmetikle ilgili olanları kozmetik blogumda, diğerlerini ise burada paylaşmaya çalışacağım! Özellikle Neutrogena'nın o güzel seti kışın bakımlı eller için şart deyip bir ipucu vermek istiyorum :)

Herkese mutlu günler!!!


Dimes
Baby Corner
Sleepy
Vissmate
Pena Yayınları
Otacı
Neutrogena

1 Haziran 2016 Çarşamba

Lambiiz Çocuk Dünyası'nda Bir Pazar Sabahı

Bu blogu çok boşladığımın farkındayım; fakat, iki çocukla birlikte bir de çocuk blogu yazınca kafamı "anneliğe" fazlaca takmaya başlıyorum ve uzun süredir yapmamaya çalıştığım şeyi yapıp "ahkam kesmeye" geri dönüyorum. Fakat buraya yazmıyor oluşum demek değildir ki bu iki yavruyla ilgili hiçbir şey yapmıyoruz. Mesela, geçen pazar günü, küçüğü de alıp Lambiiz Çocuk Dünyası'na gittik sevgili Ayşegül'ün davetiyle. Mekanı o kadar çok sevdim ki, burayı okuyan Ankaralı annelere de bir yararı olur belki diye düşünüp yazmak istedim.

Yok, çorap-ayakkabı falan sevmiyoruz biz :))

Lambiiz aslında alt katı kırtasiye-oyuncakçı olan bir mekan. Oyuncakçı derken, Melissa&Doug, Hama, Kubikatoys gibi hepimizin pek sevdiği, yapılandırılmamış ve eğitici oyuncakların pek çok çeşidine de ulaşabileceğiniz bir yerden bahsediyorum. Üst katta ise, hem annelerin hem de çocukların rahatı için tasarlanmış bir bölümü mevcut. Bir apartman dairesinin bir odası bizim Rüzgar gibi ufaklıklar için kaydıraklar, top havuzu ve zıpzıpla, diğer odası daha büyük çocuklar için eğitici aktivitelerle ve salonu da biz anneler için kocaman bir masa ile dekore edilmiş. Arada duvarlar yok, dolayısıyla anneler ve çocuklar hem iç içe, hem de ayrı. Ayrıca salonda da yine kitap rafları mevcut ki çocuklar isterse annelerinin yanında da kendilerini meşgul edebilsinler.



Peki amacı ne Lambiiz'in? Lambiiz, hem çocuklarınızı bırakabileceğiniz güvenli bir oyun alanı, hem doğumgünü kutlayabileceğiniz bir parti evi, hem de anne&çocuk etkinliği yapmak isterseniz, sizi en rahat şekilde ağırlayabilecek bir "café". Bununla birlikte, sonbahar-kış döneminde, çocuk gelişim uzmanları ile birlikte 0-36 ay arası çocuklar için oyun grupları, yazın yine benzer tarzda atölyeleri de mevcut. 


Oyun oynaması için çocuğunuzu bırakmak istediğinizde, 0-3 yaş arasını ebeveynle birlikte kabul ediyorlar. 3-7 yaş arası çocuklarınızı ise bırakıp, süre bitiminde alabiliyorsunuz. 1 saati 15 TL, 2 saati ise 25 TL. Bu sürede çocuk gelişimi bölümünde okuyan ablalarla gözetiminde ve onlarla birlikte oyunlar oynuyorlar. 

Geçtiğimiz pazar günü ise, çocuklarımız oyun oynarken, biz de Çocuk Gelişim Uzmanı Sibel Özdemir'den dikkat gelişimi ve oyuncak konularında çok yararlı bilgiler edindik. Bir yandan da, Lambiiz'in nefis el yapımı ikramlarıyla güzel bir Pazar kahvaltısı da yapmış olduk. Rüzgar hem yaşıtlarıyla hem de ablalarla bir arada olmaktan dolayı çok mutluydu. Aslında kreşe gitmiyor olmasına karşın, beni aramadan uzunca süre diğerleriyle oyalanması pek hoşuma gitti. Arada gelip gidip beni yokladı, sonra oyuna devam etti. 

İnsan gibi kahvaltı etmenin dayanılmaz hafifliği!


Lambiiz'den yalnızca değerli öneriler ve yeni bir mekan tanımış olarak değil, güzel hediyelerle de ayrıldık. Özellikle paketten çıkan, Hama boncukları Çınar çok sevdi ve hemen evde yaptık. Bu boncukların değişik çeşitlerini arada büyüğe almak lazım, yaparken epey keyif aldı! 




Küçüğe ise ben alt kattaki oyuncakçıya inip Melissa&Doug'a ait iki adet sesli puzzle aldım. Abisinin aksine Rüzgar, tam bir puzzle canavarı! Bunlar ona biraz basit geldi; ama, hayvan ve araç seslerinden çok hoşlandı. 


Ankara'da hem iyi bir kırtasiye/oyuncakçı, hem de çocuklarınızla birlikte iyi vakit geçirebileceğiniz bir adres olan Lambiiz, Dikmen Caddesi No:465'te. Bilgi almak isterseniz, 03124760754 no'lu telefondan ulaşabilirsiniz.

Bu güzel gün için sevgili Ayşegül'e ve ev sahibemiz sevgili Gaye Hanım'a çok teşekkür ediyorum!

23 Şubat 2016 Salı

Binbir Çiçek'te Oyun Grupları ve Rüzgar'ın Deneyimi!

Aşağıda okumak üzere olduğunuz oyun grubu yazısının iki kısmı var: Oyun Grubunda Neler Yapılıyor ve Bizim Deneyimimiz... bence sonuna kadar okuyun; ya da önce sonunu okuyun, sonra başa geçin. Siz bilirsiniz :)

Binbir Çiçek'in Çınar'ın mezun olduğu yuva olduğunu (linke tıklayınca açılan sayfadaki kafası karışık yavru da Çınar'ın ta kendisi!) blogu eskiden beri takip edenler biliyorlar. Hilal'i ve diğer tüm öğretmenleri ne kadar çok sevdiğimizi de. Rüzgar'ın Aylin Ablası'ndan memnun olduğumuzdan kreşi biraz daha sonraya bıraksak da (azıcık da Çınar'ın okuldan karşılanabilmesi için), hem biraz sosyalleşmesi hem de gelişiminin takip edilmesi için Binbir Çiçek'in cumartesi günleri düzenlediği oyun grubuna götürelim dedik. 

Oyun grubu yarım saat müzik dersi, yarım saat resim dersi ve iki ders arasında 15 dakika atıştırma zamanından oluşan 1 saat 15 dakikalık bir aktivite zamanı aslında.  Müzik dersini Mine Öğretmen, resim dersini de Ayşegül Öğretmen yürütüyor; Hilal de derslere girip çıkarak çocukları gözlemliyor. Üçü de dünyanın en şeker ve çocuklarla iletişimi en tatlı insanları! Toplam 8 hafta süren oyun grubu, Cumartesi günleri 10:00 - 11:15 saatleri arasında yapılıyor. (Daha fazla bilgi için TIKTIK) Son oyun grubu günü ise Veda Partisi ile bitiyor.


Müzik dersi daha çok çocukların hızlı-yavaş gibi ritm duygusunu geliştirmeye yönelik aktivitelerle geçiyor. Seçilen müzikler çok eğlenceli. Müzikteki duyguya göre öğretmen bir kompoziasyon yazıyor ve çocukları ritme göre yönlendiriyor. Bazen toplar, bazen ziller, bazen davullar devreye giriyor. Hep birlikte dans edildiği gibi, çocuklardan "sırayla" yapılması beklenen aktiviteler de oluyor. Kısacası, derste çocukla ilgili pek çok konuda gözlem yapmak ve çocuğu bir toplulukla birlikte ya da topluluğa uyarak hareket etmeye yönlendirmek mümkün. 






Resim dersinde ise rengarenk kartonların üzerine zararsız boyalarla, oyun hamurlarıyla, ve çeşitli baskı malzemeleriyle (ip, yaprak, vb) resimler yapıyorlar. Bazen de, duvarı kağıtla kaplayıp daha özgürce boyuyorlar. Tabii Rüzgar'ın yaş grubu için yönergeye göre resim yapmak çok kolay değil; ama, boyalarla "kirlenmeyi" öğrenmeleri ve renkleri keşfetmeleri için çok güzel bir yarım saat. Pek çok boyadan ve kirlenmekten korkan çocuğa çok iyi geldiğini gözlemledim katıldığımız iki dönem boyunca! 




Atıştırma saatinde ise masada iki tür sağlıklı besin ve bir de içecek bulunuyor. Portakal ve tam buğday ekmeği ile ıhlamur benim en sevdiğim örnek mönü mesela. Atıştırmaların illa "fantastik" olması gerekmediğini de "süper anne (!)" kafamıza yazmış oluyoruz böylece. Bir yandan da, çocukların birbirilerine bakarak yemek yeme davranışını nasıl geliştirdiklerini keyifle izliyoruz. 


Oyun grubu 18 aylıktan büyük, 36 aylıktan küçük çocuklar için. Bunun nedeni "kendi başına iş yapabiliyor olmaları"nı garantilemek. Ama derseniz ki "benim oğlum/kızım 16-17 aylık ama kendi başına bir sürü şey yaapbiliyor"; o zaman da kapıları açık. Daha ayrıntılı bilgi için (öğretmenler, koordinatör, yapılan etkinlikler vb) BURAYA tıklayabilir ve Binbir Çiçek Yuva'nın 0312 448 18 18 numaralı telefonundan bilgi alabilirsiniz. 

Gelelim bizim Rüzgar'la deneyimimize. Şimdi efendim, Rüzgar tam bir Boğa burcu, tam bir asi ruh. Biraz fazla asi ve başına buyruk! Bu 16 hafta içinde müzik ve resim dersinde de acayip kafasına göre takıldı. Müzikleri çok sevdi, hatta CD'yi evde de dinlediğimize mutlulukla dans etti, tepki verdi. Resim dersinde de boyalarla yalnızca kendi kağıdını değil, diğer çocukların kağıdını, kıyafetlerini, saçını, başını, her yerini boyadı. Tam bir sanatsever Boğa burcu olduğunu tüm gruba kanıtladı. Atıştırmalıkları da kah yedi, kah çeşitli sulu deneyler yapmayı tercih etti. Çocuklarla birlikte olmayı sevdiğini, onlarla iletişim kurmaktan hoşlandığını gidip ona buna sarılmasından da anlamış olduk. 


İlk dönem Veda Partisi'nden

İkinci dönem Veda Partisi'nden

Peki biz ne öğrendik bu oyun gruplarından? Rüzgar'ın fazlaca başına buyruk ve kendi takılmayı seven bir tip olduğunu, ama bu kadar soyutlamanın onun ilerideki sosyal yaşamına sekte vurabilecek düzeye yaklaşmış olduğunu öğrendik. Hilal durumu iyi yakalayıp, bizi bu konuda çok iyi yönlendirdi. Biz de uyarıyı aldık, ve "ya ne güzel işte kendi kendine takılıyor bu çocuk da" dememizin Rüzgar özelinde çok da iyi bir yaklaşım olmadığını öğrendik. Bu yüzden şimdi ona "başkalarıyla birlikte, kendinden de taviz vererek oynamanın" da eğlenceli bir şey olduğunu anlatmak için elimizden geleni yapıyoruz. Yalnız takılmasına hiç izin vermeden tepesindeyiz, sürekli oyun ve iletişim haline geçtik. 4 yaşına kadar çocukların eğilimleri ve gelişimleri epey manipüle edilebiliyormuş. Umarım biz de Rüzgar'ı oyun çocuğu yapabileceğiz :) 

Şimdi bu iki bölümden ortak çıkarım olarak, oyun grubuna 2 yaş civarı çocuğunuzu Picasso olsun ya da davula ritimle vursun diye göndermeyin. Bu beklentiye gelen velileri de fark etmedim değil :) Aslında çocuğunuzun toplum içindeki davranışlarını gözlemlemek, gidişatını tahlil etmek -ya da işin uzmanının tahlil etmesini sağlamak- için de gidin. İlla çocuğunuzda bir sorun olması da gerekmiyor. Sosyal bir ortamda başkalarıyla bir arada hareket etmeyi öğrenmeye başlaması da önemli! Bu arada duyduğu müzikler, katıldığı eğlence, öğrendiği danslar ve yaptığı boyamalar da yanınıza kar kalsın! 

Şu anki oyun grubu geçen hafta başladı; ama her grup sonunda telafi dersi olduğu için geç kalmış sayılmazsınız (20 Nisan'da bitiyor). Bir sonraki grup ise 20 Nisan'dan sonra başlayacak ve 8 hafta sürecek. Bence çocuğunuza bir iyilik yapın ve bir üst paragraftaki bakış açısıyla en azından bir deneme dersine gidin :)

Sevgiler!