14 Ocak 2013 Pazartesi

İki Çocuklu Bir Gün

Dün ŞURADAKİ serzenişimi yazıp yayınla dedikten sonra börülceciğim Serapcicim aradı. Harıl harıl ev bakıyorlar, Bahar'ı bize bırakıp bırakamayacğını sordu. Allah, dedim, hemen getir, hemmen! 

Zira Çınar üç haftadır görmediği kuzenini sayıklıyordu ve ben biliyordum ki, Bahar gelince Çınar benimle değil, onunla oynamayı tercih edecekti!

Öyle de oldu. Bahar'a yemek yedirme operasyonundan sonra ikisi kendi başlarına kah azarak, kah sakin sakin oynamaya başladılar. 

Bu arada fark ettim ki, ben Çınar'dan daha küçük bir çocuğa yemek yedirirsem, Çınar yemeğini kendisi yiyor (ay hayır, normal zamanda nadiren yiyor kendisi, konuşmaktan o kaşık o ağızla buluşamıyor. Ve hayır, daha ne kadar böyle sürecek bilmiyorum. Teşekkür ederim.).


Velhasıl, "dinlenemiyorum beeen" diye başladığım Pazar gününü hem bu iki baldan tatlı yavrunun oynamasını izleyerek, hem dinlenerek hem de tepeme binen bir dinozor olmadan yemek pişirebilerek geçirdim. Bahar kızım bana pilavın tavuklarını didiklemekte de yardım etti bu arada. Çocukların etinden, sütünden de yararlandım yani!

Demek ki, Çınar'ın ihtiyacı olan şey, arkadaşmış, kardeşmiş! Onu böyle küçük kuzenleriyle oynarken görünce içim eriyor. "Abilik" taslamıyor asla, ama o kadar uyumlu oynuyor ki. Kırmadan, kızmadan, kızdırmadan. Zaman zaman kendisinden taviz verebiliyor -anası kılıklı! Ama böyle zamanlarda, ne kadar yumuşak huylu olduğunu görünce, içimi bir sevinç kaplıyor. Karşısına onun bu huyunu takdir edecek insanlar çıksın istiyorum hep... 

Neyse efendim, daha fazla duygusallığa kapılmadan, iki çocuklu hayatın aşırı derecede zor olmayacağına karar vermiş olduğumu huzurlarınızda yazmak istiyorum. Evet, Çınar'ın müstakbel kardeşi Bahar'ın yaşına gelene kadar bu üstteki cümleyi defalarca yutacağım, onun da farkındayım! Ama 2 sene, yapabilirim; daha önce de yaptım, yine olur diyorum!

Ben ve naifliğimden bugünlük bu kadar, iyi haftalar diliyorum!!!

13 yorum:

Tannesi dedi ki...

Owwwwww!
İkinci çocuğa ısınma turları atan bir başak görüyorum ben orada! :)
Kararını verdiysen hayırlısı olsun. Şahsen ben 2 senesinde değilim, beni daha ilerisi korkutuyor iki çocuk açısından. Ama bu tamamen benim şartlarımla alakalı...
Bahar da çok tatlıymış maşallah, o da Çınar gibi çok güzel huylu bir çocuk, belli.
Seni de, bu iki güzel yavruşu da öpüyorum.

larcencielblog dedi ki...

Ben kararımı verdim zati Tannesi'ciğim :) Verifikasyon yapıyorum :D

Umarım şartlarım da böyle gider, beni zorlayacak bir durum olmaz da, Çınar yavrum da istediği, beklediği kardeşine kavuşur :)

Bahar lokum lokum! Sakin bir çocuk, Çınar'la bir arada iyi azıyorlar. Ama seviyorum onların ordan oraya koşturmasını :)

Benden Bizden dedi ki...

Başakçım sen olmuşsun, ne diyeyim :) Bir sonraki yazı kardeş geliyor haberi olacak gibi sanki :PP

larcencielblog dedi ki...

Hahaha, Banu'cum yok, o kadar çabuk değil... şartlar daha olgunlaşmadı :P

elif dedi ki...

Çok yeni bir iki çocuk annesi olarak destek tam destek:) Ben büyük yavru açısından şimdilik pek zorlanmadım ama söyleyeyim benimkinin de kendi kendine yeme olayı bıraksam saatler sürüyor onun için yemek olayı hala bende..
Belki tarihi bile oluşturdun kafanda ama ben yine söyleyeceğim:) doğumu kışa getirmeee.. Çocuğun emmesiyle,uyku düzeniyle, agularıyla, abi ilişkisiyle falan ilgilen yani ilk aylarda, hastalıklarla uğraşmak zorunda kalma.. Ne abarttın diyeceksin belki ama ben de hiç bu kadar abartı bir durum olacağını düşünmemiştim, 2.5 aydır hastayız, ve bu ay doktorumuz olaya el koydu, Nazlı'yı okula göndermiyoruz..Hepsi ayrı stres kaynağı.. Valla kendime görev addettim, şu an 2. çocuğu düşünen bütün arkadaşlarıma ısrarla söylüyorum.

larcencielblog dedi ki...

Elif, çok teşekkür ederim!!!

Yaa, fakat bu kış olayı beni çok bitirdi Elif! Çünkü benim bütün planlarım ona göre. Açıkçası hiiiç aklıma gelmemişti :/ Bahar aylarına mı sarkıtsam ne yapsam? Tam 5,5 yaş olsun arada madem :D Uyarıların için teşekkürler, çok kıymetli hepsi, sağolasın :)

elif dedi ki...

Ya tabi ki siz bizim kadar çok hasta olmayabilirsiniz, ben de hiç takmamıştım kış olayını kafama..
Nazlının 2. kreş yılı, kendisi çok hasta olmaz,eve getirir dedik, daha doğrusu tecrübeliler dedi, doktorumuz dedi.. İdare ederiz dedik.. Edemedik ama.. Ufaklık çok küçüktü, doğru düzgün ilaç kullanamadık, Nazlı sadece getirmedi kendi de çok hasta oldu. Ama biz geçen seneyi de çok hasta geçirmiştik, Nazlı geçen kış 3 kez bronşit oldu..falan falan...
Aslında Nazlı da kış doğumlu ve ben ilk annelik tecrübem olmasına rağmen çok rahatmışım, şimdi anlıyorum..Stres kaynağım yokmuş doğru düzgün, doktor okula ara verin, zatürre,bronşit mevsimi dedi, al sana hastalıktan başka bir stres kaynağı, yok yok yani.Sonuçta hepsi geçecek, belki hatırlamayacagız bile kışmış,zormuş.. Çünkü büyük yavrunun küçüğü öyle bir sevişi var ki.. Çok güzel...Bak bak doyama..

larcencielblog dedi ki...

Cok gecmis olsun Elif... Yazdiklarin gayet olasi seyler, cok iyi anliyorum... Buyuk ve kucugu bir arada idare etmeye calismak eminim zordur. Umarim cabucak gecer bu kis sizin icin ve yalnizca iki guzel kuzuyu izlemenin keyfi kalir :)

Sevgiler :)

ayak izleri-sevgi dedi ki...

hııı.. birileri kardeş mi istiyor acaba :) yoksa anne yeni mi bebek için zemin mi hazırlıyor.. hadi hayırlısı..

larcencielblog dedi ki...

Çınar kardeş, annesi de ikinci bir çocuk istiyor aslında :) İKisi birden yani Sevgi :)

gizem dedi ki...

Merhabalar. Öncelikle bloğunuz çok hoş ve çok sevimli. :)

Hala Binbirçiçek anaokuluna mi devam ediyorsunuz?
Eğer öyleyse bana ulaşmanızı çok rica ediyorum. Eğer ulaşırsanız gerçekten çok sevineceğim. İyi haftasonları :)

gizem dedi ki...

Yardımınıza çok ihtiyacım var lütfen mesajımı yanıtsız bırakmayın. Tekrar iyi haftasonları :)

larcencielblog dedi ki...

Gizem Merhaba,

Evet, hala Binbir Çiçek Anaokulu'na devam ediyoruz. Fakat, size nasıl ulaşabilirim?