19 Temmuz 2011 Salı

Huzur...

Bir pazar günü... geçtiğimiz pazar günü.

Kocam meşhur koltuğunda gazetesini okuyor. Balkonumuzun kapısı açık, öğleden öncenin esintisi perdeleri havalandırıyor yavaş yavaş, gelip bize bir selam verip içeri giriyor. Sardunyalarımın kokusunu getiriyor belli belirsiz. Ben, kanepeye uzanmış, kitabımı okuyorum: Amin Malouf, Yüzüncü Ad. Bu adamı çok sevdiğimi düşünüyorum, okumak keyif veriyor.

Çınar uyuyor diye düşünebilirsiniz... hayır, uyumuyor. Odasında, oyuncaklarıyla oynuyor. Bir yandan da bıdır bıdır konuşuyor. Kurduğu cümleler havada uçup kitabın kelimelerinin arasına giriyor. Gülümsüyorum... Ne zaman böyle susmaksızın konuşmaya başladı bu minik adam? Ne zaman anlamlanmaya başladı kurduğu cümleler? Sonra Ahmet de fark ediyor salona dolan kelimeleri, bakışıp kıkırdıyoruz. Çok ses çıkarmamaya çalışıyoruz; çünkü büyü bozulabilir.

O pazar günü, herkes kendi dünyasında, ama dünyaları da iç içe, huzur içinde vakit geçiriyor evimizde. Hem de uzunca bir süre...

NOT: Son zamanlarda yaşamaya başladık böyle zamanları... Çınar 2,5 yaşını geçtikten bir süre sonra. Ondan öncesinde bizim ev de, Çınar'ın ayakta olduğu zamanlarda karnaval alanlarından farksızdı :) Büyümenin, büyümesinin güzel yanlarından biri bu: kendini fark etmesi, kendiyle zaman geçirebileceğini anlaması ve bunu değerlendirmesi. Bizim için nefes almak anlamına geliyor, onun için de kendini tanıması, anlaması, yetebilmesi... kısacası, büyümenin bu aşamasını çok sevdim ben; her iki taraf da oldukça kazançlı!

6 yorum:

gezicini dedi ki...

hep mutlu sağlıklı günleriniz olsun.
sevgiler
gorki

ZEYNEP dedi ki...

darısı basımıza insallah :) Biz hala karnaval havasındayız:)

Deli Anne dedi ki...

öyle iyi geldi ki bu yazı sahide de huzur verdi..

Serpil dedi ki...

Bize de bize de bizee deeee! Karnaval bizim oraları bir terk eylese artıkın:)

Yazını okurken içime huzur doldu:)

Sen Gelince dedi ki...

Gerçekten huzur:)))

Buket dedi ki...

biz de bu huzuru 3 yaşını doldurduğu bu günlerde yaşamaya başladık çok şükür de şu kendi kendine oynama alışkanlığını edinse çok daha rahat edeceğiz..