21 Şubat 2011 Pazartesi

Vuslat

Geçenlerde oğlumun kankası Aiace'den (*) bahsetmiştim, hatırlarsanız... Ne yazık ki Aiace, 14 Şubat'ta okkula başlayamadı. Doktorlar biraz daha dinlenmesini istemişler. Miş Aaalem "önümüzdeki pazartesi gelecek muhtemelen" demişti; ama ben, Çınar için yeni bir hayal kırıklığı olmasın diye ona söylememiştim.

İyi ki de söylememişim!

Bu sabah okula gittiğimizde, Çınar bahçede oynarken, geldiğimizi haber vermek için resepsiyona girdim. Kimse yoktu, ben de beklemeye başladım. Bir yandan da garip geldi ama, herhalde bizi görüp Miş Aaalem'e haber vermeye gittiler, diye düşündüm. Çınar, halinden memnun, bahçede oynamaya devam etti...

Biraz sonra Hilal Hanım, kucağında Aiace ile, şen şakrak resepsiyona geldi! Görünce birden inanamadım, sonra basıvermişim çığlığı "Aiace" diye. Hemen Çınar'a dönüp "Çınar bak kim burada?" dedim.

Ve Çınar önce bana, sonra Aiace'ye baktı... ve dondu kaldı! Gözleri kocaman kocaman açıldı, Japon çizgi filmlerindeki çocuklara benzedi. Suratı dondu, dünya durdu o an, zaman durdu...

Sonra deli gibi "Aiace, Aiace" diye bağırmaya, olduğu yerde zıplamaya başladı! Her zaman olduğu gibi, önce sarılmak yerine, bahçede çılgınca koşarak bir tur attı. Sonra geri gelip "ben Aiace'ye aaauuwwww yapcaaaaaam" diye merdivenleri apar topar çıktı!

Ve vuslat!

Aiace ile birbirlerine deli gibi bağırarak sarıldılar, ve o kadar şiddetli bir kucaklaşmaydı ki, ikisi birden yere yuvarlandılar :)))

Hayır, ne fotoğraf çektim, ne videoya aldım. Ben bu sefer, o anı doya doya yaşadım, izledim. Oğlumun büyümesini izledim, bir arkadaşı olmasını, o arkadaşına verdiği değeri izledim. İçime kaydettim, hem beynime hem kalbime.

Ama siz, nasıldı acaba diye merak ederseniz, şöyle bir şeye benziyorlardı işte :)



(*) Aiace, "Ayaçe" diye okunuyor...

8 yorum:

Adsız dedi ki...

Tüylerim diken diken.

banucd dedi ki...

çok sevindim, kavuşmadaki coşkuyu yaşatmışsın, içindeki çocuk hiç büyümesin Çınar'ın

larcencielblog dedi ki...

Elif,
Hiç abartmadan yazmaya çalıştım inan. Herkesin gözleri doldu zaten, ben arabaya binince oturup ağladım... nasıl, ne zaman büyüyor çocuklarımız bu kadar? Ne güzel bir duygu bu!

Banu,
Evet, umarım hiç büyümez :)

kuzunun annesi dedi ki...

ay yirim yirim ben onu

nil dedi ki...

canım benim çok duygulandım.iyi yapmışın anı yaşamakla öyle de güzel anlatmışsın ki fotoğraf oluştu zaten

Banu Özçelik dedi ki...

Gozlerim doldu Basak! Cinar su an oyle muhtesem bir yasta ki, hem sevmeyi, ozlemeyi, kavusunca sevinmeyi biliyor; hem de bizim gibi duygularini kontrol almayi henuz bilmiyor. Boylece o acayip sevgi ve sevinci tum ciplakligiyla goruyoruz. İcime alasim geldi gerektiginde cool otesi gerektiginde de coskun seller gibi olan Cinarimi

larcencielblog dedi ki...

Evet Banu, çok haklısın!

Çınar, duygulaırnı çok dışarda yaşayan bir çocuk. Ama canı istediğinde :) Keşke hep böyle kalsa!

Ne güzel tanımlamışsın, kendi çocuğumu ancak bu kadar anlatabilirdim... teşekkür ederim "teyzesi" :)

Hande dedi ki...

Büyümüş demek ki artık Çınar..Görmüş kadar olduk ama merak etme..